YEŞİLÇAM REPLİKLERİ
YEŞİLÇAM REPLİKLERİ
Yeşilçam filmlerinde geçmiş olan, senaryo gereği söylenmiş olan bu sözlere bir çok kişi alaylı yaklaşmaktadır. Oysaki bizce; bu sözlerde eski yılların bu yıllara umudu, o yılların insanlarının birbirlerine olan kalplerinin temizliği, birbirlerine karşı dürüstlükleri var...
Şimdiki yıllarda ise (üstüne alınmayan tüm insanları tenzih ederiz)insanlar daha içten pazarlıklı, daha da karşısındakinin kuyusunu kazmaya dönük bir yaşam içerisine girmiş durumda. Tabii buna maddi veya manevi bütün durumlar etki yapmakta ama bunlar gerçek ki günümüzde, o eski yılların temiz kalpliliği ile dürüstlüğü kalmamasından dolayı, işte aşağıdaki bu film sözlerine bazı insanların yaklaşımı gülmek veya komik bulmak oluyor.
Biz bu yazıları kaç kere okuduysak okuyalım veya filmlerden izlerken kaç kere duyduysak duyalım kesinlikle ve kesinlikle o yılların masumluğunu ve dürüstlüğünü gördük...
- Güzel olduğunuz kadar küstahsınız da.
- Anneciğim, ben bu amcayı çok sevdim. Ona baba diyebilir miyim?
- Bana annemi tekrar anlatır mısın babacıgım?
- Senin annen bir melekti yavrum.
- Neden ağlıyorsun anneciğim?
- Hayır yavrum ağlamıyorum. Gözüme toz kaçtı.
- Benim de senin yaşlarında bir oğlum vardı evladım.
- Seni sevmiyorum, seninle oyun oynadım, bunu anlamadın mı hala. (Aktör veya aktrist amansız bir hastaliğa genellikle ince hastalığa tutuldugu zaman sevgilisine söylediği ilk cümle.)
- Annen sen doğarken öldü yavrum.
- N'olur gerçeği söyleyin doktor yaşayacak mıyım?
- O kızla evlenirsen, seni mirasımdan mahrum, evlatlıktan men ederim.
- Nayır Necla, n'olamaz.
- Hayır siz kovmuyorsunuz, ben vazifemden istifa ediyorum.
- Tanrım, bu resim... Bu resim.
- Ben fakir bir gencim, sen ise zengin bir fabrikatörun kızısın.
- Biz ayrı dünyaların insanıyız.
- Aman tanrım, göremiyorum... Göremiyorum... Kör oldum.
- Görüyorum... Görüyorum..
- Evlenince pembe panjurlu bir evimiz olacak.
- Hayır.. Durun.. Kemal suçsuzdur.. Aradığınız suçlu benim.
- Durun siz evlenemezsiniz. Siz kardeşsiniz!
- Bizim bu dünyada yaşamaya hakkımız yok mu be hakim bey abicim. Ha?
- Bu ses.. Bu ses.. Olamaz, git.. Git buradan..
- Vücuduma sahip olabilirsin ama ruhuma asla.
- Üstlendiğin vazife cok muhim Kemal, bu görevi layıkıyla yapacağından eminim.
- Ben kör bir gencim, hayatımı keman çalarak kazanırım. Reca ederim duygularımla oynamayın.
- Sen arkadaşımın aşkısın.
- Sizi ebediyete kadar bekleyecegim.
- Lütfen haddinizi biliniz.
- Metanetinizi muhafaza ediniz. Tanrıdan ümit kesilmez.
- Tanrım ne kadar bedbahtım.
- Bana yıllar once çılgıncasına sevdiğim bir kadını hatırlattınız.
- Babanın kanını yerde koma ogul.
- İşte bana yazmıis olduğun aşk dolu mektuplar. Meğer hepsi yalanmış. Al bunları.
- Hayır Tamer... Olaylar sandığın gibi değil.
- Fakirsin sen.. Fakir.. Fakir..
- Beni paranla satın alabileceğini mi sandın?
- Bu resimdeki amca kim anne?
- Sen kaç yiğidim, ben onları oyalarım.
- Hayır.. Hayır.. Tertemiz hislerimle oynadın benim.
- Biliyordum.. Ölmediğini biliyordum Rifat.
- Oh ne saadet.
- Yaa Justinyanus, iste buna Osmanlı tokadı derler.
- Yettim yiğidim.
- Yavrum İstanbul sana neler etmiş?
- Bizim gibi insanlar şerefleri için yaşarlar, namusları için ölürler. Ama sen bunu anlayamazsın.
- Ben artık yarım bir insanım.
- Çocuğumun ameliyat parası için yaptım herşeyi.
- Ağlamak istiyorum.
- Demek ikimizde aynı kadını sevdik.
- Olmadı Neriman, yapamadım.. Seni unutamadım.
- Ben sırtımda taş taşır, yine seni okuturum yavrum.
- Söyleyemedim anne, babamın simitçi olduğunu yine söyleyemedim.
- Son nefesimde herşeyi itiraf etmek istiyorum. Katil benim.
- Demek aşkımız bir yalandı.
- Parayla saadet olmaz evladım, bunu sakın unutma.
|